Özgür Özel: Sorumlunun bir adı var, o da Erdoğan

T24 Haber Merkezi 

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, AKP Kırklareli Milletvekili Sarıçam’ın sağlık personeline ilişkin “Gırtlağına yapışın” sözlerine tepki göstererek; “Memnuniyetler yüzde 78’lerden yüzde 50’nin 40’ın altlarına gerilemişken o gün bile memnuniyetin iletişimi hedef gösteriyor derken bilim insanları, bugün bu kadar memnuniyetsizlikte biz her şeyi iyi yapıyoruz, gidin gırtlağını sıkın meselesi, bir milletvekilinin kişisel gafından, hatasından çok sistemin kendisini nereye dayandırdığı, nasıl suçu başkalarına attığı ve sağlık emekçilerinin emeğini değersiz ve aslında bedenini de değersiz gördüğünün açık bir kanıtı olması açısından son derece önemli” ifadelerini kullandı. Kartalkaya yangını ve Yenidoğan Çetesi üstünden Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan‘a seslenen Özel, “Hesabı bir kişi verecek denilen yerde, Yenidoğan Çetesini bu hale getiren, o bebeklerin hayatına sebep olan bakanı atayan da bu kültür turizmini atayan da meselenin tek sorumlusudur. O sorumlunun bir adı vardır o da Recep Tayyip Erdoğan’dır” dedi. 

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin TBMM’de düzenlenen grup toplantısında gündemi değerlendirdi. Özel’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: 

“Önemli bir süreç, zorlu bir süreç. Ona dair söyleyeceklerim var ama unutturulmaması, gündemin bizi meşgul eden yanlarına kapılıp da asla seslendirmeden bırakılmaması gereken hususlar var. Boynumuza borç olan, namusumuza emanet olan işler var. Onlara değindikten sonra günün, bugünün ruhunu ve nerede olduğumuzu, nasıl duracağımızı, nereye yürüyeceğimizi tüm kamuoyuyla birlikte sizlerle birlikte paylaşacağım.

Kartalkaya. 36’sı çocuk 78 vatandaşımızın hayatını kaybettiğinden beri, geçen hafta 3 demiştik, 4 hafta oldu. Tam 28 gün oldu. 28 gündür vicdanlar yanıyor, o kor hiç sönmüyor. Biz bu işi 10 günde bitiririz diye söz veren İçişleri Bakanı’nın ağzını bıçak açmıyor.

Görevlendirilen ilk bilirkişi heyeti, resmi yazıyla görevlendirilen bilirkişi heyeti, sorumluları Bolu’daki İl Özel İdaresi ve Turizm Bakanlığı diye söyledi diye raporu alınmayan, buradan bakanı sil, Bolu Belediye Başkanı’nı yaz dendi diye mesleki namuslarına dokundurtmayan ve raporlarının arkasında duran, o raporları teslim alınmayan bilirkişi resimleriyle, cisimleriyle, görevleriyle duruyorlar. Heyeti genişletiyoruz deyip sulandırmaya çalışan, sonra direnci görünce yeni heyet görevlendirdik denilen bilirkişinin ise raporu hala ortada yok.

Gözaltı süreleri uzatıldı. Ardından tutuklamalar, serbest bırakmalar yapıldı ama bir bilirkişi raporuna göre değil, Ankara’dan giden baskıya ve oradaki talimatlandırmaya göre yapıldı. Turizm Bakanlığı’ndan kimseye dokunmadılar ve döndüler, AK Parti’ye yük olmayacak bir sistematiğin içine dönüştürdüler. İnsanın tüyleri diken diken oluyor.

Sinan Ateş davasında nasıl katledilenin kimliği ve katledenin kimliği yargıyı, tarihin en büyük yargısızlık, adaletsizlik sürecine sürüklediyse burada da sorumlu tutulanın aidiyeti, partisi ve aslında sorumluluğu olmayanlara yüklenmeye çalışılan yük bizi bu noktaya getirdi.

Dikkatle takip ediyoruz. Şunu biliyoruz. Pazar bekleniyor. Nasıl o gün 6 saat boyunca, o an için 66 rakamı sabah 9’da belliyken, 6 kayıp var, 10 kayıp var deyip 6 saat Erdoğan’ın Ankara’daki kongresi, AK Parti İl Kongresi beklendi ise, rozet takılıp, katılım töreni bitip, alkışlar sustuktan sonra hepimizin bildiği gerçek rakam ilan edildi ise şimdi de Turizm Bakanını görevden almak yerine kongre sonrası zaten geniş bir kabine değişikliğinin içinde bu işi eritip AK Parti’nin sorumluluğunu örtme maksadı açıkça görülüyor.

Hukuken sorumluluklar var, siyasi sorumlu var ama bir tane vicdani sorumlu varsa, böylesi bir dönemde bir tek kişiyi seçeceksiniz, gerisini o seçecek. Meclis olarak karışmayacaksınız. Genel soru veremeyeceksiniz, hesap soramayacaksınız.

Hesabı bir kişi verecek denilen yerde, Yenidoğan Çetesini bu hale getiren, o bebeklerin hayatına sebep olan bakanı atayan da bu kültür turizmini atayan da meselenin tek sorumlusudur. O sorumlunun bir adı vardır o da Recep Tayyip Erdoğan’dır.

Tabii Kültür Bakanına istifa edecek misin diyen arkadaşlarına, niye edeyim ya, Sağlık Bakanı etti mi demişti. Seni görevden alır mı? Nasıl alacak? Yenidoğan çetesinde Sağlık Bakanını aldı mı da beni alacak demişti.

İşte o sağlık sistemi, bir yandan AK Partili milletvekillerinin ağızlarından dökülen sözlerle nerelere geldiğini, hekime karşı şiddetin, hekim emeğinin, sağlık emekçisinin emeklerinin nasıl değersizleştirilip onların nasıl hedefe konup, nasıl onlara şiddetin yönlendirildiğinin bir itirafı geldi. Ben milletvekilinin ardından yaptığı özrü önemsiyorum.

Ama bir gerçek var. Memnuniyetsizlik varsa ben şunu yaparım. Sağlık personelinin gırtlağına yapışın. Ben devlet olarak üzerime düşeni yaptım, hizmeti vermeyen onlardır. Yıllar önceydi. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin anketlerde en güçlü olduğu yer sağlık görünürdü.

Yüzde 70’in üzerinde memnuniyetler görülülürdü. O zamanki sağlığa karşı şiddet araştırmalarında somut tespit vardı. Bunların iktidar tarafından kendi lehlerine yoğun iletişimi, sağlık alanında ortaya çıkabilecek herhangi bir olumsuzlukta, her şey bu kadar iyiyken niye benim başıma, yakınımın başına bu geldi diye doğrudan sağlık emekçisini hedef gösteriyor derlerdi.

Şimdi o memnuniyetler yüzde 78’lerden yüzde 50’nin 40’ın altlarına gerilemişken o gün bile memnuniyetin iletişimi hedef gösteriyor derken bilim insanları, bugün bu kadar memnuniyetsizlikte biz her şeyi iyi yapıyoruz, gidin gırtlağını sıkın meselesi, bir milletvekilinin kişisel gafından, hatasından çok sistemin kendisini nereye dayandırdığı, nasıl suçu başkalarına attığı ve sağlık emekçilerinin emeğini değersiz ve aslında bedenini de değersiz gördüğünün açık bir kanıtı olması açısından son derece önemli.

Hatay’ın rezerv alan sorunu bütün farklı illerde de yaşanmaya başladı, yaşanıyor. Bu sefer de Malatya Yeşilyurt ilçesinde bir rezerv alan kriziyle karşı karşıyayız. Bilimsel olarak yapılması gereken değerlendirmelerin sübjektif kriterlerle, hele hele değerli yerleri, ya bu garibanların, yoksulların burada işi ne, onları alalım, şuralara taşıyalım, buraları farklı değerlendirelim yaklaşımı Hatay’da aldığı itiraz çeşitli şehirlerden yükseliyor. Bu konudaki takibimizi ve dikkatimizi sürdürdüğümüzü ifade etmek isterim.

Geriye düşmeyen, geliri gerilemeyen, fakirleşmeyen kimse kalmadı. Eskinin orta direği artık yoksul, eskinin yoksulları ise derin yoksulluğun pençeleri arasında can çekişiyorlar. Bu ekonomik buhranda emekliler, asgari ücretliler kadar mağdur olan kesimlerin başında öğrenciler de geliyor. Yapılan önemli ve bilimsel bir çalışma, Eylül 2024’te üniversite öğrencisinin aylık yaşam maliyetinin  22 bin 920 lira olduğunu gösteriyor. Eylül’den bugüne resmi enflasyon rakamı 6 aylık işlendiğinde 25 bin liraya çıkıyor bu maliyet. Üç öğün beslenme ve barınma giderlerinin bir asgari ücreti aştığı bir ülkede yaşıyoruz. Son yıl okulunu donduran üniversite öğrencilerinin sayısı pandemide donduranların üzerine çıkmış, geride bırakmış durumda. 2023’te 74.000, 2024’te de 56.000 üniversite öğrencisi okulunu dondurdu ve geriye gitti. Burada bir yoksulluk salgınıyla, yoksulluk pandemisiyle karşı karşıyayız. 250 bin üniversite öğrencisi haftanın 3 günü çalışayım, İŞKUR’un bulacağı işte diye başvurmuş durumda. Öğrencilerin nasıl bir yoksullukla, nasıl bir geçim sıkıntısıyla, nasıl bir barınma, nasıl bir karnını doyurma sorunuyla karşı karşıya olduğunun en net göstergesi. Ve bu öğrencilerin neredeyse tamamı KYK kredisi almak durumunda olan öğrenciler, gelir durumları o noktada olan öğrenciler.

Elbette istiyor ki yaptığı yargı tacizlerini konuşalım. Konuşacağız. İstiyor ki yaptığı haksız saldırıları, hukuksuzlukları konuşalım ve bu meseleleri konuşmayalım. Yangın konuşulmasın. Yoksulluk konuşulmasın. Yenidoğan çetesi konuşulmasın. Milletvekillerinin doktorları hedef göstermesi konuşulmasın. Öğrencinin açlığı, yoksulluğu konuşulmasın.

Peki Ramazan geliyor Sayın Erdoğan. Ramazan’da insanların açlığı yok, tokların açların halinden anlaması için üzerlerine farz olmuş bu ibadet geliyor ve açlar, tokların kendinin halinden anlamadığını gayet iyi biliyorlar.

Hukukun olmaması alarmla değil kötü haber telefonlarıyla uyanmak artık muhalefetin tümünün ana gündemi yaşantısının bir parçası. En son Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atandı. Bugün sabahleyin EMEP’in çok sayıda mensubu bir gerekçeyle bugün kapılarına polis dayandı. Kayyum olarak atanan valiler halkın iradesini yok sayarken buna demokratik itirazlar şiddetle ve gözaltılarla cezalandırılıyor. 11 ayda 11 belediyeye kayyum atandı. CHP bu hukuksuzluğa karşı çıkmaya devam ediyor. Adı Zafer Partisi de olsa CHP de olsa taban tabana zıt siyasetler de olsa bu iktidarın karşısında muhalefet düşen şudur ki kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz.”

Related Posts

Trump, yeni kulesini dikeceği şehir seçti

Trump Organization, Romanya’nın siyasi çalkantılarla sarsılan başkentinde lüks bir konut projesine imza atmaya hazırlanıyor. Trump Tower Bükreş’in tam yeri ve başlangıç tarihi belirsizliğini korurken, proje Amerikan yönetimiyle Avrupa arasında yaşanan demokrasi geriliminin gölgesinde duyuruldu.

Erdoğan’ın yapacağı “tarihi konuşma” merak konusu oldu; AKP’li isimden ipucu geldi

Erdoğan’ın yapacağı “tarihi konuşma” merak konusu oldu; AKP’li isimden ipucu geldi

Fahrettin Altun görevden alındı, AKP kulislerinde konuşulanlar sızdı: AA ve TRT’nin başına kimler getirilecek?

Yaklaşık 7 yıldır İletişim Başkanı olarak görev yapan Fahrettin Altun görevden alınarak Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurulu Başkanı olarak atandı. Altun’un görevden alınması, siyaset kulislerini de hareketlendirdi. Nefes yazarı Nuray Babacan, AA ve TRT’nin başına gelmesi konuşulan isimleri aktardı.

96 can kaybının yaşandığı apartmanın müteahhidinden mahkeme heyetine küfür

Adana’da 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 96 kişiye mezar olan Alpargün Apartmanı’nın yıkılmasına ilişkin davada 17’si ağırlaştırılmış, 62 kez müebbet ve toplam 865 yıl hapis cezasına çarptırılan yapı müteahhidi ve teknik uygulama sorumlusu Hasan Alpargün, kararın bozulması üzerine yeniden yapılan yargılama sırasında mahkemeye heyetine küfretti. Mahkeme heyeti, sanık hakkında ‘hakaret’ sucundan Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

Boru hattından antik dünyaya kapı açıldı: Yunan müzeleri dolup taşacak

Yunanistan’da devam eden enerji altyapısı çalışmaları, ülkenin derinlere gömülmüş tarihini aydınlatan önemli arkeolojik buluntulara sahne oluyor. Son olarak Trans-Adriyatik Boru Hattı TAP ve Drama doğal gaz dağıtım ağı inşaatları sırasında ortaya …

Meteoroloji açıkladı: Haziran ayında sıcaklık rekoru kıran ilimiz belli odu

T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü 2025 yılı Haziran ayı verilerini açıkladı.