Cumhuriyet Bayramının her şeye rağmen kutlandığı yerlerin başında Hatay geldi. Deprem sırasında bölgede bulunan üniversitesi öğrencisi Umut Kabaali(21) ve şu an konteyner kentte kalan lise öğrencisi Şirin Acar(17), Cumhuriyet’in kendileri için ne anlam ifade ettiğini, kazanımlarını ve ikinci yüzyıldan beklentilerini gazetemize anlattılar.
Cumhuriyetimizin 100.yılını kutlamak sizin için ne ifade ediyor? En büyük kazanımlarımız sizce nelerdir?
Umut Kabaali: Cumhuriyetimizin 100. yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün 100 yıl önce kurmuş olduğu bu güzel hayatın bir parçası olmak beni ayrıcalıklı ve mutlu hissettiriyor. Cumhuriyetle beraber Mustafa Kemal Atatürk’ün yapmış olduğu reform ve devrimler yıllarca sömürülen bir toplumun bilincini uyandırmış ve böylece çağ atlatmıştır. Bir toplumun çağdaşlığının medeniyetinin en büyük göstergelerinden biri kadındır. Atatürk bunu önceleyerek aslında toplumun içinde var olan bir cevheri ortaya çıkarmıştır. Özellikle bir kadın olarak” meta” olmaktan çıkmış ve rasyonel bir birey olarak “ben varım” diyebilen cesur bir kitleye dönüştürmüştür.
Seçme ve seçilme hakkı ile beraber kadın siyasette bir etki ve karar mekanizması olarak kendine yer edinmiş olmakla beraber özel ve kamusal alanda bir Türk kadını olarak fark yaratabilmiştir. Bu çerçevede cumhuriyetin en büyük kazanımlarından biri Cumhuriyet değerlerini ve önemini özümseyen ve dolayısıyla doğası gereği bunu yaratacağı nesile aktararak sürdürebilen bir Cumhuriyet kadını yaratabilmesidir.
Şirin Acar: Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlamak beni çok mutlu ediyor. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk sayesinde Türkiye Cumhuriyeti 100 yıldır her şeye rağmen ayakta duruyor ve hala onu anıyoruz. Bize bu vatanı bıraktığı için ona çok şey borçluyuz. 100 yıllık büyük bir Cumhuriyet olmamız Türk milleti adına güçlü bir ülke ve birlik beraberliğin olduğunu temsil ediyor.
“ÜMİTSİZLİĞE KAPILMAK BİZLERE YASAK”
Cumhuriyetimizin 2 yüzyılına girerken hem ülkemiz hem kendiniz için beklentileriniz hayalleriniz nelerdir?
Umut Kabaali: Günümüz şartlarına baktığımda bulunduğumuz durum bana gelecek için bir umut vaat etmese de M. K. Atatürk’ün bir evladı olarak ümitsizliğe kapılmak bana yasaktır. Öyle ki M. K. Atatürk enkazdan çıkan bir millete bu sebepten dolayı kendi damarlarındaki asaleti hatırlatarak sorunların çözümünün hali hazırda içimizde var olduğunu vurgulamıştır. Devlet olarak düz bir skala üzerinde gitmesek de her sekteye uğradığımızda M.K. Atatürk’ün öğretileri rehberimiz olacaktır. İkinci yüzyıl demek kadının nitelikli çoğunlukla yönetimde, siyasette, iş hayatında ve sosyal hayata var olması demektir. Adaletin ve yönetimin hesap verebilitesinin ve şeffaflığının yüzde yüz olduğu bir sistem demektir. Omurgalı bir yönetim ve muhalefet ile devlet içi yapılanmaların irticayı hedefleyen tarikatların tamamen ortadan kalktığı, kimsenin inancı, ırkı, dili dolayısıyla ayrıcalıklı ya da dezavantajlı olmadığı, insan onuruna ve haklarına yaraşır bir ikinci yüzyılı hayal ediyorum.
Şirin Acar: Ülkem adına beklentilerim: Vergilerin düşmesi daha refah içerisinde ekonomisi daha düzgün bir ülkede yaşamak… Bir deprem ülkesi olduğumuz için önlemler alıp sağlam binaların evlerin yapılması ve depremlerde daha fazla can kaybı olmaması… Bir depremzede olarak etrafımda sürekli enkaz çalışması görmek bana sürekli ölen yakınlarımı hatırlatmakta ve bu çok acı bir durum… Bu hissiyatı bir başkasının yaşamasını kimsenin istemeyeceğinden eminim bu yüzden gerekli önlemlerin alınmasını çok isterim. Hayalim ise hedefime ulaşıp istediğim bölümü kazanıp başarılı bir psikolog olmak. Kendi ayaklarım üzerinde durmak.